Haber Detay

15Nisan2021

1- Çocuklarda Sınırların Farkında Olmak Neden Önemlidir?

Kurallar ve sınırlar çocukların farkındalığını ve olgunluğunu arttır, çevreyle daha uyumlu olmasını sağlar. Belirsiz ve tutarsız sınırlar söz konusu olursa çocuklar yoldan çıkıp kaybolabilirler. Evde kurallar olduğu zaman çocuk doğru ile yanlışı ayırt etmeyi, toplumsal normları öğrenir. 
Toplum içinde kurallara uyar, kurallara uymadığı takdirde sonunda doğal bir bedel ödemek zorunda kalacağını bilir. Fakat evde kural yoksa ya da çocuğun kuralları geçiyorsa, çocuk, aile dışındaki hayata açıldığı zaman adapte olamaz, her istediğini yapmak ya da her istediğinin yapılmasını ister.

2- Kurallar 

Toplum içinde kurallara uyar, kurallara uymadığı takdirde sonunda doğal bir bedel ödemek zorunda kalacağını bilir. Fakat evde kural yoksa ya da çocuğun kuralları geçiyorsa, çocuk, aile dışındaki hayata açıldığı zaman adapte olamaz, her istediğini yapmak ya da her istediğinin yapılmasını ister.

3-Özbakım İle İlgili Sınırlar 

Yemek, temizlik gibi çocuğun bedenini ilgilendiren konular çocuğun asla ihlal edilmemesi gereken sınırlarıdır, bunlara saygı göstermek gerekir, bedeni ile ilgili konularda her zaman tek yetkili çocuktur. Çocuk dünyaya geldiğinde yaşadığı ilk sevgi ilişkisinin sembolü yemektir. Yemek sayesinde zevk alır ve karnı doyar. Yemek yemek, anne-çocuk arasındaki ilk haz duygusunun başladığı eylemdir.

4-Ödev ile ilgili sınırlar
Anne babaya düşen, çocuğuna balık tutup vermek değil, balık tutmayı öğretmektir. Ders çalışmak ve ödev yapmak ile ilgili de çocuğa yöntem öğretilmeli, güven verilmeli, sonra bağımsız olarak kendisinin yapması sağlanmalı ve buna inandırılmalıdır. Çocuk ödevini yapmayacağını söylediğinde, ebeveyn bunun onun görevi olduğunu net ve açık bir şekilde söylemelidir. Bu süreç inatlaşmaya dönüştüğünde ise ebeveyn öğretmene dönüşmemelidir. Çocuk, bunu öğretmeniyle konuşması konusunda yönlendirilmeli ve bunun yaptırımının öğretmenin sorumluluğunda olduğunu öğrenmelidir.

5-Arkadaşlık İlişkilerinde Sınırlar 

Çocuklar aralarında arkadaşlıkları ile ilgili sorunlar yaşadığında aileler bu sürece dahil olmak yerine onları dinlemeli ve anlamaya çalışmalıdır. Ebeveyn, çocuğunu dinlemeli, duygusunu anlamaya çalışmalı ve bir çözüm bulabilmesi için cesaretlendirmelidir. Ebeveyn, bu sorunu kendi sorunu gibi içselleştirmemeli, çocuğuna kendi çözümünü bulabilmesi için alan açmalıdır.

6-Hayır Diyebilmek 

Çocuğa hayır demek en önemli sınırdır. Her şeye çocuk karar vermemelidir. Çocuğa gerektiğinde hayır demek, çocuğun eksikliğe tahammül etme becerisini de geliştirir. Etkili bir rehberlik, sözlerimizde verdiğimiz açık mesajlarla başlar ve çoğunlukla yine söylediğimiz sözlerle bu iletişim bozulabilir. Kızgınlık, gerginlik, kaygı ve güçlü duygusal tepkiler kolaylıkla verilen mesajın netliğini bozabilir ve anlaşılırlığını azaltabilir. Çok fazla söz söylemenize ya da durumu dramatize etmeye ihtiyacınız yoktur, ayrıca ne anlattığınızı ifade edebilmek için güçlü duygusal tepkiler vermeniz de gerekmez. Tek ihtiyacınız, açık ve net olmaktır. Açık sözlü bir mesaj, davranışa odaklanmalıdır; tutuma, duygulara ya da çocuğun değerlerine odaklanmamalıdır.

7-Teknoloji Konusunda Sınırlar 

Modern çağın bir gerçeği olan teknolojiyi yasaklamak gerçekçi değildir. Yasaklar her zaman çekim gücü yaratır. Hafta içi izin vermeyip, hafta sonu izin vermek de çocuğu zorlayacak bir yasaktır. Bütün arkadaşlarının oynadığı, hakkında konuştuğu bir dünyaya çocuğu sokmamakla eşdeğerdir. 

6 yaş öncesinde çocuğa tablet alınmamalı, bu yaşlarda anne-babası onunla konuşmak şartıyla ( aa bak neler oluyor, renkler var burda vb.) ya da birlikte oynadığı oyuna bakarken çocuk oynayabilir. Bu sayede ebeveyn hem çocuğun oynadığı oyunu anlar ve çocuğuyla bir paylaşım alanı oluşturmuş olur, hem de onu tek taraflı bir iletişime maruz bırakmamış olur. 
Teknolojik aletlerin kullanımında en önemli şey süre sınırıdır. Alarm kurmak veya çocuğa “son 5 dakika” uyarısı yapmak işe yarayabilir. Tableti kullanırken neler yapmaya izni olduğu, ne kadar süresi olduğu gibi sınırlar çizilmeli ve uyulmadığı takdirde sonucunun ne olacağı söylenmelidir.